Balıkesir Masaj Salonu Masöz Beste

Balıkesir Masaj Salonu

Laura’mn tertipli soluk alışını hâlâ omzumda duyumsu-yordum. O âna kadar ilk defa kaygıya tutuldum: Onun uyanmasından korktum. Korkmasını engellemek istiyordum. Kendime ilişik o tatlı amyı hatırlamaya son vermem gerekiyordu. Gırtlağıma dayanmış olan bıçak, cephede hatlarımızın gerisine sarkmış bir Almanın değil, beni öldürmeye de, çekilip gitmeye de cesaret edemeyen bir otel faresinin bıçağıydı, çünkü zil elimin altındaydı ve kat servisini ayağa kaldırmak için bir saniye yeterliydi. Yüzü, terden parlamaya başlamıştı. Amatörün tekiydi. Otel girişinde çevrilmemek için, üzerine şoför üniforması giymiş bir hırsız. Şimdiyse, ne yapacağını bilemiyordu. vaat etmişçesine içine düştüğüm bu rahatlamanın nereden kaynaklandığını bilemiyordum. Balıkesir Masaj Salonu

 

Balıkesir Masaj Salonu

 

Telefona sanlabilir, o serseriyi, dört kat merdiveni aşağı inmeye vakit bulamadan yakalatabilirdim. Ne var ki, yırtıcı hayvan soyuna oldum olası belirli bir sevgi beslemişimdir. Bunlar için mezbahalar oluşturmak, içlerinden biri, lüks bir otelde serüven aramaya kalktığında da onu polise teslim etmek çok kolaydı. Gözlerimin önünde, o genç hayvan yüzünün ve bütün sinirlerinin gerginliği içinde kasılıp kalmış mutlak hareketsizliğinin görüntüsünü koruyordum. Yirmi yaşlarında bile ona benzemiyordum, çünkü taşımış olduğum Norman kam bana, Prusyalılara özgü, sebebini bilemediğim bir sarışınlık kazanmıştırrmıştı. Kendimi yeni baştan yaratmaya imkân bulsaydım, kendime yeni bir ben seçebiiseydim, yemden elde edeceğim o gençliğe, başka bir ırka ilişkin bu çevikliği ve bambaşka bir güneş altmda oluşmuş bu yüzü vermek hoşuma giderdi. Si, senor… Balıkesir Masaj Salonu Granada ya da Cordoba… Endülüs. “Si senor…”5 ve bir sıçrayışta kendini dışarı attı.

 

Şu anda, gece lambasının pembe aydınlığında farklı, aykırı bir şeyler vardı. Aralık bıraktığı kapıdan salona, koridorun ışığı akıyordu. Gidip kapıyı kapattım, geri döndüğümde, yatağın kenarında bir an, Laura’nın düzenli soluklarla kımıldayan bedenine doğru eğilip kaldım. Sırt üstü yatmış, bir kolunu yastığın üstüne  Balıkesir Masaj Salonu koymuş, açık duran avcunu dudaklarıma uzatmıştı; öteki kolu da, bedenlerimizin kırıştırıp öylece bıraktığı çarşafların altında kaybolmuştu. Dudakları yan aralıktı; o dudaklardan gecenin soluğunda bahçeye meyve aşırmak için girmiş bir çocuk şeklinde, bir anlık bir mutluluk devşirdim.